
Çaycuma’nın havlayan kedileri
01 Subat 2025 15:39:36
Farkında mısınız bilmem ama Çaycuma sokaklarında “kedi” popülasyonu epey artmış gibi görünüyor.
Sabahları işe gelirken genellikle yürümeyi tercih ediyorum.
Yürürken, hem etrafı gözlemleme imkânı buluyorum, hem de sabahın ilk ışıklarıyla birlikte oluşan o mis gibi havadan meccanen faydalanıyorum.
Şunu da görüyorum, günümüzde seküler düşüncenin esiri olmuş bazı kesimlerin, bir inat uğruna beraber yaşam kültürünü yavaş yavaş yok etmek isteğini de görüyorum.
Her şeyin metalaştıran insanoğlu, temel ahlaki değerlerin yok olmasına sebep olduğu gibi insanın ve insanlığın, enflasyonist baskı altındaki para gibi; temel yaşam değerleri karşısında her gün değerini yetirdiğini görüyorum.
Neden böle yazdım gelin ben anlatayım siz de dinleyin:
Bu sabah yine işe gelmek için evin dış kapısını aralamamla birlikte birkaç kedi evin hemen karşısında güzel güzel oynuyorlardı.
Fakat bu kediler bildiğiniz kedilerden değil; hani televizyonlarda belgesel izlerken Tanzanya’nın Serengeti milli parkında gördüğümüz çitalara benziyor desem o da değil!
Köpek ama “Köpek” demeyeceğim, “köpekperest kişilik bozukluğuna” yakalanmış bazı kişiler “Köpek” dedin mi? Google’nin algoritması gibi o kelimeyi yakaladıklarında, filmlerde ağızlarında ateş saçan Dinozorlar gibi sağa sola ateş saçıyorlar. Onun için siz bu hayvanları “Köpek” değil de “Kedi” Olarak görün.
Üstelik bu kediler miyavlamak yerine “havlıyorlar” size de ilginç gelmiyor mu?
İş te o mezkûr hayvanlar, Çaycuma’nın her yerindeler, yolda, kaldırımda, bisiklet yollarında, sokak aralarında gözün gördüğü her yerdeler.
Çaycuma’ya 18 uygulaması getirerek parsel parsel paylaşmışlar, kimse kimsenin bölgesine girmeye cesaret edemiyor, girdiği an, iş te o zaman büyük gürültü kopuyor.
Yolda hareket eden herkese her çisime, bisikletliye, motosikletliye, araçlara kısacası canlı cansız her varlığa havlıyorlar saldırıyorlar ve bu durum gündüz gece devam ediyor.
Bu havlayan kediler o kadar temiz hayvanlar ki; kumları olduğu halde, yaya yollarına, kaldırımlara, bisiklet yollarına, sicim sicim ediyorlar, hatta bu kaldırımlarda yürümekte olan insanlara sek sek oynatarak eğlendirmekten bile geri kalmıyorlar.
Sizce de çok eğlenceli değil mi?
Bazı vatandaşlarımız da hayat şartlarından mı? Yoksa su, elektrik, doğalgaz faturalarının yüksek gelmesinden mi? çok dalgın yürüyorlar, bu yüzden de kaldırıma bu sevimli kediler tarafından edilen, duman tüten bu sicimlere (.ok) basarak formunu bozup; Hastanelere, Lokantalara, evlere ayaklarıyla taşıyarak, mikroplara dayanaklı bir toplunun yetişmesine vesile oluyorlar.
Hani! Yerlere tükürmenin Tüberküloza (verem) sebep olacağını bizlere öğretmiştiniz ya, bizler de bu öğreti ile bu eylemi gerçekleştirenlere acayip sinir oluyorduk.
İnsana acayip sinir olan kedi (havlayan) severler, nedense bu sevimli kedilerin her tarafa etmelerine ses çıkarmıyorlar, ne yaman çelişki ama… Salgın hastalıklar hikâyeymiş meğer köpek *oku’ nun insan sağlığı üzerinde hiçbir olumsuz etkisi yokmuş; onu yaz gelince rüzgârlaralar ağzımıza burnumuza tıkınca göreceğiz. Sevgili kedi severler.
Sağlık müdürlüğünün bu vatandaşlara teşekkür etmesi, birer plaketle ödüllendirmesi gerektiğini hatta bu “*okları” bunlara toplatması gerektiğini düşünüyorum.
Eee… “Gülü seven dikenine katlansın” bir zahmet.
Havlayan Çaycuma Sokak kedilerini besleyen hayırsever vatandaşlar, bu sevimli kediler için kaldırımların tam ortasına yem bırakıyorlar.
Hayırsever bu vatandaşların bıraktığı yemlerden her türlü mahlûkat faydalanıyor.
Mesela; Barbaros Kutlutaş Ortaokulu’nun önünde kaldırıma dökülen yemlere, önce havlayan sevimi kediler geliyor, biraz yedikten sonra ayrılıyor, sonra Tavşan kadar fareler, okul ’un yağmur borularından aşağı inerek ürkek ürkek kemirmeye başlıyorlar, bu sağlıklı semiz tavşan görünümlü fareler, gelen ayak seslerinden kaçıp geldikleri deliklere sığınıyorlar.
Sonrasına da ise kene, solucan, börtü böcek ile beslenmesi gereken, güvercinler; havlayan kedi ve farelerden kalan yemi midelerine indiriyorlar.
Umarım “havlayan” kedi severlerin doğaya yaptığı bu müdahale ve görevlerini ısrarla ihmal eden görevlilerin bu vurdumduymazlığı, toplu hastalıkların habercisi olmaz.
Benim görevim haber vermek, diğerini şehrin Şehreminileri düşünsün.
Yaprak yeşili, gök mavisi bir Çaycuma hayal ediyorum.
Sevgiyle kalın.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© vaditurk.com
İletişim Bilgileri Künye Google News
Çay mah. Burunsuz sok. Can Kardeşler İş Merkezi Kat: 3 D: 8 Çaycuma - Zonguldak0542 642 4667 vadimedya67@gmail.com İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.